Gökçeada

Uyarı 1: Maalesef Gökçeada haftasonluk yapacağınız küçük bir tur değildir. 3-4 günlük bir tur yapmanızı öneririm. Eğer Bozcaada’ya daha önce gittiyseniz Gökçeada yüzölçümü olarak en az 4 katı daha büyüktür. Ayrıca mesafe olarak Bozcaada’dan daha açıkta bulunduğu için feribot 1 buçuk saat sürmektedir.

Bozcaada hakkındaki yazımı okumak için burayı tıklayabilirsiniz.

Uyarı 2: Adayı araştırıyorsanız Çanakkale Gökçeada Havaalanı yazan bir yer göreceksinizdir. Burası kullanım dışıdır. Adaya en rahat ulaşım, Kabatepe Feribot iskelesinden feribotla 1 buçuk saatte gerçekleştirebilirsiniz. Eğer siz de bayram gibi bir dönemde adaya gidecekseniz kesinlikle biletinizi internet üzerinden ayarlayın! Bayramda adaya geçerken önceden bilet almamış kişiler 8 saattir beklediklerinden bahsetmekteydiler. Feribot adaya kuzu limanından ulaşmaktadır. İlk gidebileceğiniz yer Gökçeada merkezdir.

Uyarı 3: Gökçeada, Bozcaada kadar gelişmiş ve yatırım yapılmış bir adamız olmadığından çok daha bakirdir. Adadan ana karaya yani Trakya’ya et ticareti yasak olduğundan adada serbest dolaşan çok sayıda oğlak görebilirsiniz. Dolayısıyla oğlak yemeği seviyorsanız Gökçeada da çok sayıda yerde yiyebilirsiniz.

Uyarı 4: Adada çok fazla konaklayabileceğiniz yer bulunmuyor. Dolayısıyla otel konusunda beklentinizi biraz düşük tutmanızı öneririm. Yine de adada gördüğüm en güzel oteller gökçeada merkezinde değil; Zeytinliköy’de bulunuyorlardı. Bu oteller de butik otellerdi. Benim tercihim adanın en güzel sahillerinden biri olan Yıldızkoyu’nda kamp yapmaktı. Burada belirli bir ücret karşılığında kamp yapabileceğiniz Yıldızkoy Camping alanı oldukça güzeldir.Güzel butik otellerde kalanlar dahil buradaki sahile ve kamp alanının tesislerinde yemek yemeye ve bir şeyler içmeye geliyorlar.

Dolayısıyla kamp yapmakla ilgili bir sorununuz yoksa hiç düşünmeden burada kalmanızı öneririm. Eğer başka yerde konaklıyorsanız şezlonglar haricinde sahil halka aittir ve ücretsizdir.

Uyarı 5: Yıldızkoyu‘na çok yakın bir yerde Kaleköy’ü göreceksiniz. Kaleköy sahilde çok güzel balıkçı lokantaların olduğu güzel bir cadde bulunuyor.Buradaki fiyatların çok yüksek olduğundan bahsetmem gerektiğini düşünüyorum.

Uyarı 6: Size en güzel gün batımı yemeği yerini önermek istiyorum. Burası Kaleköy’ün en yukarısına (Yukarı Kaleköy olarak geçiyor) çıktığınızda kalenin tepesine varıyorsunuz. Kaleye giriş ücreti bulunmuyor.

Uyarı 7: Kale’nin olduğu yerde İmroz Poseidon restaurant adında çok özel bir manzaraya sahip restoran bulunuyor. Çok önceden rezervasyon yapmazsanız akşamüstü hiçbir zaman yer bulamazsınız. Gökçeada seyahatinizden önce rezervasyon yapmamış iseniz öğlen de olsa buraya yemeğe gelmenizi öneririm. Siz yine de gelmeden önce telefon edip doluluk oranını sormayı unutmayın!

 Uyarı 8: Adanın tamamını görmeniz için yarım gün ayırmanızı öneririm. Görmeniz gereken aslında 3 köy bulunmaktadır. Bu köyler mübadele sonucunda giden rumların terk ettiği köylerdir. Gökçeada merkezden geliyorsanız sırasıyla

Bademli

Zeytinliköy

 Tepeköy

Bu köyleri gördükten sonra adanın en sonunda bulunan Laz koyunu görmeye gidebilirsiniz. Laz koyunda kalabalıktan dolayı yüzmenizi asla önermiyorum! Laz koyundan sonra dönüş yoluna geçebilir ve Eşelek yakınlarında bulunan tuz gölünü görmeye gidebilirsiniz.

Ekstra

 Adadan dönmeden adanın en ünlü hediyelik yiyeceği olan bademli kurabiyelerden almayı unutmayın!

Adadan giden rumların torunları her yıl bir festival olan Meryem Ana Panayırı için Gökçeada’ya geliyorlar. Adanın en hareketli olduğu dönem bu festival dönemidir.

İyi Seyahatler,