Uyarı 1: Karadağ yaptığım balkan turu sırasında uğradığım bir duraktır. Eğer balkan turu yapmıyorsanız ve Karadağ’a uçak ile gelecekseniz Podgorica havalimanı, Karadağ’da gelebileceğiniz tek havalimanıdır.
Podgorica hakkındaki yazımı okumak için burayı tıklayabilirsiniz.
Uyarı 2: Karadağ’a vize gerekmediği için Kotor’u da vizesiz gezebiliyorsunuz.
Uyarı 3: Karadağ, Avrupa aday ülkesidir ve para birimi olarak euro kullanıyor. Fakat bankalar tarafından euro bölgesi olarak geçmediği için türk banka kartımla para çekemedim. Bu yüzden kredi kartından para çekip çok yüksek komisyon ödemem gerekti. Bu banka krizini yaşamamanız için Karadağ’a üzerinizde parayla gelmenizi öneriyorum.
Uyarı 4: Kotor’da konaklamak etraftaki küçük kasabalara göre görece daha pahalı ve kalabalık olmasından dolayı prcajn adında bir kasabada konaklayarak Kotor’u gezdim. Prcanj’ı da en az Kotor kadar sevdim ve Prcanj, pek bilinmeyen bir kasabadır.
Prcanj hakkındaki yazımı okumak için burayı tıklayabilirsiniz.
Uyarı 5: Kotor’da sahil kenarında gezilecek kısım çok vaktinizi almayacaktır. Asıl vaktinizi alacak kısım Eski Yol olarak geçen ve dağa doğru surların yanından geçen merdivenlerdir. Kendinizi bitmeyen merdivenlere hazırlayın! Merdivenler akşam karanlığından sonra kapandığı için benim ilk tercihim merdiven kısmını bitirmek olmuştu.
Uyarı 6: Merdivenlerden dolayı yanınıza büyük bir şişe su, güneş gözlüğü, şapka alın. Ayrıca en önemlisi rahatça merdiven çıkabileceğiniz rahat spor ayakkabılarınızı giyin ve bunlar dışında bir eşya alıp kendinize ağırlık yaratmayın.
Uyarı 7: Kotor şehir merkezinde yüzmek yerine biraz daha ileriye yürüyüp kayalıklardan denize girmenizi öneririm.
Kotor, Karadağ’ın en turistik şehirlerinden biri olmasının yanında büyük bir liman kentidir. Eğer Dubrovnik’i ziyaret ettiyseniz onun biraz daha küçüğü olan bu kentin sahilden de yukarıdan da manzarası harika.
Sahil kısmında gezintiye başlamak için öncelikle elimdeki Kotor Şehir Haritasını paylaşıyorum.
Şehri gezmeyi başladığınızda karşınızda çok güzel korunmuş tarihi bir şehir duruyor. Şehri keşfetmeye başladığınızda çok güzel hafif eğilmiş bir saat kulesiyle karşılaşıyorsunuz. Bu saat kulesinin hemen karşısında resimlerde de görüldüğü gibi şemsiyelerle dolu bir kafe bulunuyor. Burası şehirde gördüğüm en güzel kafe-restoran burada bir mola verebilirsiniz. Saat Kulesi‘nin çok yakınında da çok estetik yıkık bir kilise bulunuyor. Dar sokaklardan ilerledikçe, Sahilden surları görebilme imkanınız oluyor. Surlar nefes kesici oysa dağa doğru çıkan surların sadece başlangıcı… Yukarıya doğru karşınıza çıkan yıkık yapıların bazılarını sizlerle paylaşmak istiyorum. Böylece görebileceğiniz yapılar hakkında önceden bir fikir edinebilirsiniz. Yukarı doğru karşılaşılan birkaç panoramik resim belki sizi de merdivenleri çıkmak için motive edecektir. İyi Seyahatler,