Uyarı 1: Kapadokya gezisi için Müzekartınızın olması size çok avantaj sağlayacaktır. Bu tura başlamadan evvel müze kart alırsanız tahmini kişi başı 40-50 lira daha ucuza gezebilirsiniz.
Uyarı 2: Kapadokya gezisi için sadece 1 gece konaklamalı haftasonu programında yapmanız mümkündür. Bunun için en doğru yol cumartesi sabah erken bir saatte Kayseri havalimanına inmek pazar akşamı da Kayseri Havalimanı’ndan dönmektir. Havalimanına ulaştıktan sonra bir araba kiralayarak gezinize başlayabilirsiniz. Otel fiyatları ne kadar önem teşkil etse de konaklamanız için önereceğim yerler Ürgüp veya Göreme olacaktır.
Uyarı 3: Havalimanında indikten sonra ilk önce Kayseri’yi gezdim. Kayseri benim için bir hayal kırıklığıydı. Eski şehir denilen bölgede çok az sayıda tarihi bina görebiliyorsunuz. Kayseri’yi arabayla gezmeniz yeterli olacaktır. Çoğu yeri arabayla gezdikten sonra Selçuklu Müzesi‘ne gittim. Selçuklu Müzesi daha çok çocuklar için düzenlenen ve dijital öğeler bulunan bir müzeydi. Açıkçası çok umutla beklediğim selçuklulara ait çok sayıda eserin bulunacağına dair inancım tamamen bir hayal kırıklığına dönüştü. Yine de vaktiniz varsa ziyaret edebilirsiniz girişte müze kart geçmese de giriş ücret 2-3 lira civarındadır.
Örnek Program
Birinci Gün
Kayseri’den sonra artık Kapadokya turuna anlatmaya başlayabilirim. Turda ilk önce derinkuyu ve diğer yeraltı şehirlerini görmeyi planlıyordum. Bu yol için güzergah bakarken derinkuyu’ya varmadan yolu çok da uzatmadan Soğanlı Kiliseleri’ne uğrayabileceğimi fark ettim. Bu yüzden ilk durağım Soğanlı Kiliseleri oldu. Soğanlı Kiliseleri’ne vardığımda on dakika sonra bir adam müze kartımı kontrol etmeye geldi. Daha sonra kiliseleri gezmeye başladım. Öncelikle sağınızda Yılanlı Kilise‘yi göreceksiniz.
Kilise’nin içerisindeki motifler yıpranmalara rağmen hala belirgindirler. Buradan sonra yolun sol tarafına doğru devam etmeniz ve nehrin kenarından hafif yukarıya doğru gitmeniz gerekecektir. Burada göreceğiniz kilise iseKapadokya’da bulunan en büyük kilise olan 7 katlı Kubbeli Kilise’dir.
Kubbeli Kilise’nin İçerisi de oldukça metruk ve güzeldir.
Soğanlı Kiliselerinden sonra sıra artık yeraltı şehirlerine geldi. Ürgüp ya da Göreme’ye doğru yukarı çıkarken sırasıyla Kapadokya yöresinde bulunan en önemli yeraltı şehirlerinden geçiliyor. İşin en güzel yanı ise en önemli yeraltı şehrinden başlayarak diğerlerine gitmiş oluyorsunuz. Dolayısıyla ilk durak Derinkuyu Yeraltı Şehri; ikinci durak Kaymaklı Yeraltı Şehri; üçüncü dural ise Mazi Yeraltı Şehri oluyor. Mazi yeraltı şehri Derinkuyu ve Kaymaklı ile boy ölçüşemese de toplam yarım saatlik yol (Gidiş-dönüş) yapmanıza sebep oluyor. Mazi’yi gezmek de yarım saat kadar vakit aldığından Mazi toplamda 1 saat kadar vaktinizi alan ama yine de buraya kadar gelinmişken görülmesini önerdiğim bir Yeraltı Şehri’dir.
Derinkuyu Yeraltı şehri’nin İçerisi
Derinkuyu Yeraltı Şehri’nin Civarı Derinkuyu Yeraltı Şehri 7 kat olsa da sadece birkaç katı ziyarete açıktır.
Mazı Yeraltı Şehri
Kuyularda çok fazla sayıda tekerlekler görebilirsiniz. Aslında bu tekerlekler geçitleri açmak ve kapamak görevi görmektedirler. Bir nevi eski usül kapılardır.
Yeraltı Şehirleri’nden geçtikten sonra yol üzerinde Uçhisar’dan geçeceksiniz. Burası oldukça güzel bir kenttir. Şehirde golf klüp arabaları bile görebilirsiniz. Uçhisar’da Güvercinlik Vadisi bulunuyor. Bu vadiye 5-10 dakika yukarıdan baktıktan sonra Göreme’ye doğru ilerleyebilirsiniz. Göreme’de biraz vakit geçirdikten sonra Ürgüp’e ulaşmak için sırasıyla Göreme Açık Hava Müzesi ardından da Ortahisar Kalesi’nden geçmeniz gerekiyor.
Göreme Vadisi de Yeraltı şehirleri gibi müzekart geçen bir yerdir.
Göreme Vadisi’nde çok sayıda 3-4 dakikanızı alacak evler ya da kiliseler bulunduğundan burayı gezmek için 1-2 saat kadar vakit yeterli olacaktır.
Göreme Vadisi’nden sonra Ortahisar’a ulaşıyorsunuz. Ortahisar’da Ortahisar Kalesi bulunuyor. Burada müze kart geçmiyor ama giriş ücreti 3-4 lira civarıdır. Aslında buraya çıkmazsanız çok da bir kaybınız olmuyor. Kalenin içinde görülecek hiçbir yer yok sadece kalenin en yukarısından güzel bir manzara yakalayabilirsiniz.
Buradan sonra Göreme’ye giderken sol tarafınızda İkiz Peri Bacaları bulunuyor.Burada da bir resim molası verdikten sonra artık otele yerleşmeye gidin ama güzel bir akşam yemeğini de ihmal etmeyin!
İkinci Gün
Ürgüp’te kahvaltı ettikten sonra biraz şehri gezdim. Ardından Asmalı Konağı ve Ürgüp Konağı ziyaret ettim.
Asmalı Konak’ta müze kart geçmiyor ve içerisi oldukça bölgeye uygun dekore edilmiştir. İçeride aynı zamanda oyuncak bebek koleksiyonu bulunuyor. Ürgüp’ü de yeterince gezdikten sonra güzergahı Avanos şehrine doğru yapmaya karar verdim. Zira bu yol üzerinde Zelve Vadisi bulunuyor. Zelve Vadisi, tüm Kapadokya gezisi boyunca en çok vakit harcamamı gerektiren alan olmuştur. Tüm bölgeyi gezmek yaklaşık 4 saatimi aldı. Bu bölge yaklaşık 50 yıl evvel çökme tehlikesi yüzünden boşaltılana dek halk tarafından kullanılan bir bölgeymiş. Ama insan burada sanki en son yaşayanların binlerce yıl evvel bulunduğu izlenimine kapılmadan edemiyor. Bu bölgede bulunan bu çanlı yapı benim en hoşuma giden yapı olmuştur. Zelve’yi de gezdikten sonra bölgede yapılabilecek tek şey Avanos yoluna doğru ilerlemektedir. Avanos’a giderken yol üzerinde Paşabağı bulunuyor. Burası herkese ücretsiz geniş bir alan ve burada 15 dakika geçirmek yeterli olacaktır. Paşabağı’ndan sonra Avanos’tan evvel vaktiniz çok varsa biraz yolunuzu uzatıp Çavuşin’de bulunan Çavuşin Kilisesi’ne çıkabilirsiniz. Çavuşin’den sonra artık bu bölgede görmeniz gereken en güzel şehirlerden biri olan Avanos‘a geçebilirsiniz. Avanos’ta güzel bir yemek ve dinlenmek oldukça güzel bir tercih olacaktır. Ama çok yemek yemeyin akşam uçağından evvel Kayseri’de Kaşık-La Mantı’ya da uğramayı ihmal etmeyin.İyi Seyahatler,